Hola, Alba
Alba: Hola
11
Eylül 2014'de Barselona sokakları hareketliydi. Farklı kaynaklara göre sayıları yarım milyon ilâ iki milyon arasında değişen Katalan, referandum yapmak üzere oy hakkı talebi için gösteri yaptı. Sen bu gösterilere katıldın mı?
Alba : Evet, ailemle beraber elbette bu önemli günde yer aldık. Perşembe
günü tatildi. 11 Eylül hüzünlü bir gün. Egemenlik Devri Savaşları sırasında (1701-17014), Barselona'nın işgalini ve Katalonya'nın savaşı
kaybetmesini temsil ediyor. Gösteriye katılanlar olarak ya sarı ya da kırmızı
tişörtler giyerek Katalonya bayrağını oluşturduk. Farklı kaynaklar farklı rakamlar sunuyorlar gösterici sayısı hakkında. Doğru. Bu gösteriye, yaklaşık 1
milyon 800 kişinin katıldığı tahmin ediliyor. Barselona şehir merkezinde devasa bir V harfi oluşturduk*.
Castellers denen gruplar insan kuleleri yaptılar. Bu da yine eski bir Katalan geleneği, tıpkı bağımsızlık talebi gibi. Gösteri, Katalan müzikleri eşliğinde tam bir şenlik havasında geçti.
Castellers denen gruplar insan kuleleri yaptılar. Bu da yine eski bir Katalan geleneği, tıpkı bağımsızlık talebi gibi. Gösteri, Katalan müzikleri eşliğinde tam bir şenlik havasında geçti.
Katalonya'nın bağımsızlık talebi yeni değil. Ne de gösteriler. Bugünkü
İspanyol Anayasası tam olarak ne diyor?
Alba: İspanyol anayasası, referandum aracılığıyla halkın kararına danışma konusunda 'münhasır yetkiye' sahip ve bu yol açık. Bağımsızlık konusunda referanduma gidilmesi Anayasanın 149.1.32 maddesine göre mümkün. Katalan parlamentosu milletvekillerinin
%80'i, 19 Eylül 2014'de Katalonya topraklarında bağımsızlık talebi ile ilgili bir referandum yapılabilmesi için gerekli yasayı oya sundular.
Bağımsızlık
talebi 1930'lardan beri devam ediyor ve ilerliyor. Katalanların kendi dilleri ve gelenekleri var, kendilerine özgü tarih okumaları var, şarkıları var ve pek çok Katalan kendisini İspanyollardan farklı görüyor. 1714'de Egemenlik Devri Savaşlarının (La guerra de successió) kaybedilmesi sonrasında İspanya Kralı
tarafından ele geçirilmesinden bugüne dek Katalanların bağımsızlık talebi kesintisiz devam ediyor. 1930'larda bazı ilerlemeler sağlansa da Franco rejimi ile bunları hayata geçirmek imkanı bulunamıyor. Kısaca, bugün 300 yıllık bir sürecin devamını yaşıyoruz.
Peki çok basitçe bir İspanyol ve bir Katalan arasındaki ne fark var Alba?
Alba: Bir İspanyol ile bir Katalanı karşılaştırmak Monrealli bir Kanadalı ile Torontolu bir Kanadalıyı karşılaştırmakla aynıdır bence. Elbette paylaştığımız şeyler var ama bu kendini kimliğini tanımlama üzerine kurulu bir ayrışma.
Neden beraber
yaşamak mümkün değil?
Alba: Beraber yaşamak
mümkün değilden ziyade, zor. Bunun sebebi de kendisini Katalan
hissedenlerle kendilerini İspanyol hissedenler arasında yeterince saygı olmaması. Bazı Katalanlar kendilerini İspanyol hissetmiyorlar. Bu kadar basit. Ancak bu durumda, İspanyolların büyük bir bölümünün yaklaşımı: 'Katalanya
İspanya'dır ve sen de dolayısıyla İspanyolsun' diyerek kestirip atmak şeklinde. Ama orada
bitmiyor işte.
Ekonomiye gelelim.
Şu meşhur finansal drenajı bize çok kısaca anlatır mısın?
Alba: Elbette, Katalanların
ödediği her 1 avro vergiden 40 centimi hiçbir zaman geri dönmüyor. Drenaj dediğimiz budur. Diğer bir ifadeyle, Madrid'in hatalarını ödemek
istemeyen bir Katalanya var artık gündemde.
Katalan
Bölgesi ile Bask bölgesini karşılaştırırsak onlar nasıl
başardılar bugünkü finansal statülerini?
Alba: 18. yüzyıl başlarında Egemenlik Devri Savaşları zamanında Basklar da aynen Katalanlar gibi İspanya
kralına karşı silahlı mücadele yürüttüler. Ancak onlar ne zaman silah bırakmaları gerektiğine doğru
karar verdiler, Katalanlardan farklı olarak. Dolayısıyla kendi finansal sistemlerini kurdular ve korudular. Şu
anda Madrid'e katkıları sadece milli savunma hizmeti ve monarşinin devamı ile
ilgili maliyetlerle kısıtlı. Finansal olarak Madrid ile ilişkileri Katalanlarınki gibi değil.
Silahlı
mücadele bir çözüm yolu açabilir mi?
Alba:
Kesinlikle hayır. Basklar gibi bir terörist grupları Katalanların
da oldu; 'Terra Lliure' ama 1980'lerin sonunda çözüldü. Çözüm kesinlikle siyasi.
İskoçya
18 Eylül'de bağımsızlık yönünde ciddi bir karar verecek?
Madrid ve Barselona nasıl bakıyor sence bu gelişmeye?**
Alba: Katalanlar, İskoçya'nın bağımsızlık referandumu sürecini elbette büyük bir ilgiyle izliyorlar. Sonuç ne olursa olsun bu Avrupa'nın bastırılmış milliyetçiliğine
karşı uluslararası bir tanınma getirecek, getiriyor zaten. Halkların kendi
kaderlerini belirleme hakkı üzerinde bir gelişmedir diye
düşünüyorum. Diğer taraftan Madrid de Büyük Britanya gibi, Katalonya'nın ayrılmasına
seyirci kalamaz. Bunun nedeni de ekonomidir. Az önce
bahsettiğimiz gibi.
Madrid'e
hayır ama Brüksel'e evet. İspanya'dan kopmuş ama AB üyesi bir
Katalonya nasıl düşünülebilir?
Alba: Katalanların büyük bölümü kendilerini İspanyol kimliği üzerinden tanımlamıyor ve kendilerini İspanyollarla özdeşleştirmiyorlar. Ancak Avrupa ile özdeşleştiriyorlar. Avrupalı olmak İspanyol olmaktan geçmiyor pek çok Katalan için.
Diğer yandan, İspanyol vatandaşlığı şu an için yasal olarak kaybedilemez bir hak olarak duruyor karşımızda.
Kim ne istiyor? Ne kadar bağımsızlık? Bağımsız bir devlet mi? Federal
bir yapı mı?
Alba: Görünen
o ki Katalanların %50'sinden biraz fazlası tamamen bağımsız bir
devlet istiyorlar. %70'i ise federal ya da tam bağımsız ama
ayrılık yanlısı bir tutum sergiliyorlar. Bundan şunu kesinlikle çıkarabiliriz Katalanların %70i
daha çok otonomi istiyor.
Katalonya'nın bağımsızlık talebinin arkasındaki değerler listesine; Katalan nasyonalizmini, ayrılıkçılığı, bağımsızlığı, demokrasiyi,
hristiyan demokrat, liberal ve Avrupa yanlısı olmayı eklesem, cevabın ne olurdu?
Alba
: Evet hatta büyük bir EVET.
Gràcies Alba.
* (V harfi Vote yani oy kelimesinin ilk harfi olarak oy hakkı talebini temsil ediyor).
* *Söyleşi anında henüz İskoçya'da yapılan referandumun sonuçları bilinmiyordu.
0 comments:
Enregistrer un commentaire