Vergi
cennetleri içinde yaşadığımız küresel finansal mimarînin merkezî sinir
sistemi. Bu cennetler, gerçek
kişilere, büyük şirketlere ve organize suç örgütlerine yasal olarak, sessizce ve olağanüstü düşük
düzeylerde vergi ödeme imkânı sunuyorlar. Bu nedenle de çok çekiciler. Uluslararası ticaretin %55'i ve
küresel para akışının %35'i bu hassas sinir uçlarından geçiyor. Bu cennetler ile ilgili bilgileri alabileceğimiz bir kaç farklı kurum var. Mesela OECD, Finansal İstikrar
Forumu, Finansal Aksiyon Grubu (kara para aklama ile mücadele), Vergi
Cennetleri Platformu ve diğerleri. Bu merkezlerin en gözde müşterileri ise çokuluslu şirketler,
uluslararası bankalar ve yatırım fonları.
Farklı kurumlar tarafından kabul edilen kıstaslar ve analiz yöntemleri değişiklik gösterse de vergi cennetlerinin belli başlı bir kaç ortak özelliği var. Bunları dört ana başlıkta toplayabiliriz (OECD). Uluslararası sermayenin rahatça dolaşması, bankacılık sektöründeki kısmi hatta mutlak gizlilik, şirketlerin adli ve idari olarak kolayca merkezlerini taşıyabilmelerini sağlayan düzenlemelere sahip olmak ve son olarak da ülkede yaşayan yabancı uyruklu vatandaşlardan vergi alınmaması gibi. Bununla beraber, olması gereken en uygun vergi oranı diye bir tanım doğal olarak tartışmaya çok açık bir konu. Tıpkı ‘bir şey yasak değil ise yasaldır’ın muğlak sınırları gibi.
Farklı kurumlar tarafından kabul edilen kıstaslar ve analiz yöntemleri değişiklik gösterse de vergi cennetlerinin belli başlı bir kaç ortak özelliği var. Bunları dört ana başlıkta toplayabiliriz (OECD). Uluslararası sermayenin rahatça dolaşması, bankacılık sektöründeki kısmi hatta mutlak gizlilik, şirketlerin adli ve idari olarak kolayca merkezlerini taşıyabilmelerini sağlayan düzenlemelere sahip olmak ve son olarak da ülkede yaşayan yabancı uyruklu vatandaşlardan vergi alınmaması gibi. Bununla beraber, olması gereken en uygun vergi oranı diye bir tanım doğal olarak tartışmaya çok açık bir konu. Tıpkı ‘bir şey yasak değil ise yasaldır’ın muğlak sınırları gibi.
Multipl Skleroz ise (halk arasında kısaca MS hastalığı olarak bilinen hastalık), beyin ve omuriliğin oluşturduğu merkezi sinir sisteminin işleyişi ile ilgili
bir anomali. Beyin ve
omurilikteki sinir telciklerinin etrafını saran miyelin tabakasının (yağlı bir
madde) zarar görmesi hastalığın nedeni. Zarar gören miyelin tabakasının görevini yapamaması nedeniyle, merkezi sinir sisteminin vücudun çeşitli
organlarına gönderdiği elektriksel mesajlarda aksamalar ve kesintiler oluşuyor bu hastalıkta. Miyelinin parçalanması ve bunun yerini sertleşmiş
dokuların alması nedeniyle sinir sistemi çok basit hayati işlevlerle ilgili (mesela yürümek, konuşmak
gibi) mesajları iletemiyor. Bu nedenle de beden kendi fonksiyonlarını kontrol edemez hale
geliyor.
Finansal sistemin mimarisi kısa bir süre öncesine kadar kolektif bir üründü (okul, ordu vb.) artık küresel ve ileri derecede içiçe geçmiş durumda. Ancak bu sistemin
omurgasını oluşturan vergi müessesi yerel kaldı. Finansal mimarinin mevcut yapısında bu merkezi sinir uçları vergi cennetleri. Kolektif ürünlerin kullanımı ile ilgili en büyük sıkıntı arada oyunu oynarken aynı anda dışarıda da kalmak isteyenlerin yani free rider'ların olması. Onlara kısaca uyanık ve sessiz mızıkçılar diyelim.
İsterseniz, miyelin tabakasını parçalayan sessiz mızıkçıların bankacılık sırrı korumasından çıkarılması (ABD ve İsviçre arasındaki UBS skandalı, aynı skandal Fransa'da da mevcut) ve MS hastalığının vücutta yaptığı hasarlara benzer nitelikte tehlikeler içeren 2008 krizi sonrası gelinen mevcut durumu beraberce görselleştirmeye çalışalım.
İsterseniz, miyelin tabakasını parçalayan sessiz mızıkçıların bankacılık sırrı korumasından çıkarılması (ABD ve İsviçre arasındaki UBS skandalı, aynı skandal Fransa'da da mevcut) ve MS hastalığının vücutta yaptığı hasarlara benzer nitelikte tehlikeler içeren 2008 krizi sonrası gelinen mevcut durumu beraberce görselleştirmeye çalışalım.
0 comments:
Enregistrer un commentaire